IsıRgAn HomBuLa NeDİr ve nE İçiN kUlLanIlıR?
Mucizevi ve şifalı bitkilerden biri Isırgan Otu. Ilıman iklime sahip her tür toprakta yetişebilen ısırgan otu, yüksek kesimlerde egzos dumanı ve kimyasal gübreleme olmadan doğal ortamında mayıs ve ağustos ayları arasında topladığımız bir bitkidir.
Dikkat edilmesi gereken son filiz yapraklarının yani taze kesim yapılarak toplanmasıdır. Bilimsel adı ‘Urtica’ olan bitki sürtünme ve dokunma durumunda batma, yanma hissi uyandırmasından ve kaşındırmasından dolayı halk arasında ısırgan otu(Karadeniz yöresinde dızlağan, ağdalak, dalagan, ısırgı gibi yöresel adlara sahip olup bizde ise sırgan) olarak adlandırılır. Buraya kadar bilindik hikaye… Ancak esas olan birçoğunuzun yeni duyacağını düşündüğüm ısırganın faydaları ile ilgili olacak ki adını da yeni duyanlarınız vardır muhakkak.

Isırganotunun yakıcı özelliğinin formik asit, histamin, serotonin ve kolinden kaynaklandığı bildirilmektedir. Isırganotu yaprakları mineraller, klorofil, amino asitler, lesitin, karetenoidler, flavonoidler, steroller, taninler ve vitaminlerce zengindir. (OMÜ Zir. Fak. Dergisi, 2006)
1 kg taze bitki 130 mg C vitamini, 730 mg karotin ve oksalat içerir. Yakıcı tüyleri içerisinde karınca asidi, asetilkolin, histamin ve formik asit bulunur. Yapraklar; K, vitamin B1, provitamin A, 13 mg/100 g demir, 0.95 mg/100 g çinko, 873 mg/100 g kalsiyum, 75 mg/100 g fosfor, ve 532 mg/100 g potasyum içermektedir. (OMÜ Zir. Fak. Dergisi, 2006)
Isırganotu oldukça besleyici olup sindirilmeleri de kolaydır. Yapraklar başta demir olmak üzere mineral maddeler, C ve A vitamini, esansiyel aminoasitler, askorbik asit ve çeşitli mineral elementler ve esansiyel sabit yağ asitleri bakımından oldukça zengindir. Bitkinin çay olarak kullanımı oldukça yaygındır.
Besleme değerinin yüksek olması, ısırganotu yaprakları bünyesindeki flavonoidler, klorofiller ve karetonoidler ile onların indirgenme ürünleri, vitaminler, proteinler, mineral maddeler, organik asitler, yağ ve diğer komponentler yönünden zengin içeriğinden kaynaklanmaktadır. Taze ısırganotu yapraklarının çorba olarak tüketilmesi oldukça yaygındır. Ayrıca yaprak kurutularak kış aylarında da değerlendirilmektedir. Isırganotundan kültürlere göre değişmekle birlikte ısırgan otlu omlet, ısırganotu çorbası, ısırganotu püresi, ısırgan otlu erişte, ısırgan kuymağı ve gözleme gibi birçok yemek yapılmaktadır. Ayrıca çayı demlenerek tüketilmekte, suyu içilmekte ve harici kullanılmaktadır.
Peki faydaları nedir ?
Vücutta biriken toksinlerin dışarıya atılmasını sağlar. Yani günümüz detoks uygulamalarının baş aktörü olarak içeceklerimize ilave edilebilmektedir.
Böbrek taşı oluşumunu engeller. İdrar yolu enfeksiyonlarını iyileştirir. Yine bir detoks içeriği sebebi, öyle ki böbrek temizliği tüm sindirim sistemimizde iyileşmeye sebep olmaktadır.
Vücuttaki ödemin azalmasında yardımcı olur.Detoks!
Kan dolaşımının düzene girmesinde etkili olup, regl ağrılarını azalattığı gibi özellikle demir, vitamin ve klorofil içeriği yüksek olmasından dolayı da kansızlığa karşı kullanımı tavsiye edilmektedir. Öyle ki ıspanak yanında solda sıfır kalır.
Alerjen sorunu olan kişilerin tüketmesi önerilir.
Kireçlenme ve eklem ağrısı yaşayan kişiler çay olarak tüketebileceği gibi romatizma ağrısı için ısırgan otu suyuyla el ve ayakları yıkayarak nazik bir şekilde masaj yapmak önerilmektedir.
Kemik sağlığına iyi gelir.
Saç sağlığı için önemli bir yere sahiptir. Saç köklerini besleyerek saç derisinin hava almasını sağlar. Böylelikle saçlar daha hızlı ve gür bir şekilde uzar. Aynı zamanda saçın yıpranmış görüntüsünü de iyileştirir. Saç dökülmesi problemlerinde azalma sağlaması için kullanılmaktadır.
Daha ne olsun!
Bir Güzel Demleme Önerisi
Isırgan Hombula Çayı
Bir bardak ısırgan otu çayı için kaynamış suya 1 tatlı kaşığı ısırgan hombula eklemeniz yeterli olacaktır. Yalnız demlenme süresine dikkat etmek gerekmektedir. Yaklaşık 10 dakika boyunca demlenen ısırgan otu çayını sonrasında süzerek birkaç dakika daha dinlenmeye bırakabilirsiniz. Tercihe göre biraz balla tatlandırarak afiyetle tüketebilirsiniz.
